Aylin Nazlıaka: Bakan Göktaş’ı Kadının Yanında Olmaya, Erkeklerle Empati Yerine Zavallı Kadınlarla Empati Kurmaya Davet Ediyoruz
CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’ın “Süresiz nafaka ödenmesi gibi bir uygulama kabul edilemez… Haksızlıktır” sözlerine tepki gösterdi. Nazlıaka, “Bakan Göktaş kadın nafakasına göz dikemez. Kadın yoksulluğunun nasıl ortadan kaldırılacağını düşünmek için bu sözleri kullanamaz. Bu mağduriyetin ortadan kaldırılması konusunda gerçekten samimiyse sorumluluk alıp kadın yoksulluğu konusunda çalışmalıdır.” yoksulluğu ortadan kaldıracak samimi politikalar üretmek, kadına verilen aile desteğini artırmak. Kendisini kadınların yanında yer almaya, erkeklerle empati kurmak yerine yoksul kadınlarla empati kurmaya davet ediyoruz” dedi.
CHP Kadın Kolları Başkanı Aylin Nazlıaka, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’ın 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun ve nafaka ile ilgili sözlerine ilişkin açıklama yaptı. Nazlıaka bugün CHP Genel Merkezi’nde şu açıklamayı yaptı:
“AKP’NİN DÜNÜN DÜŞMANI VE BUGÜNÜN EN VEFA DOSTUMU İLAN ETTİĞİ BİRLEŞİK ARAP EMİRLİKLERİ’NİN GEMİLERİMİZE SIZDIRMASINA ASLA İZİN VERMEYECEĞİZ”
“Dün 15 Temmuz darbe girişiminin finansörü olan Birleşik Arap Emirlikleri’nin bugün yeniden AKP’ye dost olduğunu ve aile birliğinin korunması konusunda sözlü anlaşmaya varıldığını öğrendik. Görünüşe göre öyle görünüyor. Türkiye’de aile birliğini korumak için Birleşik Arap Emirlikleri’ne kadar.. Aile içi şiddet aile birliğine yönelik en kıymetli tehdittir, AKP’nin İstanbul’u yeniden canlandırmayı düşünmek yerine konuyu bu şekilde ele alması yürek parçalayıcıdır. Şiddeti önlemek için sözleşme.Aile birliğine yönelik en değerli tehditlerden biri yoksulluk, ekonomik imkansızlıklar.’Yoksulluğu yok edeceğiz’ demek yerine yoksulluğu yönetmeye çalışması da kararsızlığının çok temel bir göstergesi. Birleşik Arap Emirlikleri gibi monarşi ile yönetilmesi gereken ve ülkemizi örnek alması gereken bir ülkede evlerimize girme imkanı sunacağız, aile birliğimiz konusunda onlar karar verecekler, asla izin vermeyeceğiz. AKP’nin dünün düşmanı, bugünün en sadık dostu ilan ettiği Birleşik Arap Emirlikleri damarlarımıza sızacak.
AKP’nin kadın düşmanı bir yaklaşımı olduğunu aslında biliyoruz ama bu politikaların bir hemşehrimiz tarafından dile getirilmesi de bizim açımızdan üzücü. (Bakan Mahinur Özdemir Göktaş) Yaklaşımını ve bu zihniyetin kendisini esir almasını kınıyorum söylemeliyim. Göktaş’ın toplumsal cinsiyet eşitliği terminolojisine son derece yabancı olduğu görülüyor. Kadınlarımız gibi iyelik eki kullanmak aynı zamanda kadın sahibi olmak anlamına da geldiği için bu terminolojiyi reddediyoruz.
“HUKUK KADININ İFADESİNİN GEREKLİ OLDUĞUNU İFADE ETMEK DEĞİL, MAĞDURUN İFADESİNİN GEREKLİ OLDUĞUNU DİYOR”
6284 sayılı yasa kadına yönelik şiddetin önlenmesi konusunda değerli bir yasadır, bu nedenle bu yazıyı buradan budamaya çalışan tüm AKP vekillerine, hükümet yetkililerine, Cumhur İttifakı temsilcilerine sesleniyoruz; 6284 bizim kırmızı çizgimizdir, asla dokunamazsınız, dokunmasına izin vermeyeceğiz, izin vermeyeceğiz. Artık kadın haklarını gasp etmek yok. Bu kanunla ilgili çok kara propaganda yapılıyor; bunlardan biri hanımın ifadesinin temel olduğu ifadesi etrafında dönüyor. Olmayan bir mağduriyet alanıyla algı operasyonu yürütmeye çalışıyor. Kadının ifadesinin temel amacı mağduru korumak, faili cezalandırmak ve suç oluşmadan önce caydırıcı tedbirler almaktır. Madde kadının beyanının esas olduğunu söylemiyor, mağdurun beyanının esas olduğunu söylüyor. Mağdur aynı zamanda bir erkek, birçok kez bir kadın veya bir çocuk da olabilir, ancak rastgele bir cinsiyet ayrımcılığı yoktur. Önemli olan şiddeti önlemek, cinayeti durdurmaktır. Bu konu asla masumiyet karinesine aykırı değildir.
“KADINLARIN SADECE YÜZDE 2’Sİ 2 BİN TL’NİN ÜZERİNDE, YÜZDE 66’SI 500 TL’NİN ALTINDA nafaka alıyor. YARDIMLARIN YÜZDE 57,7’Sİ HİÇ ÖDENMİYOR”
Türkiye’de nafakanın genellikle kadınların lehine olmasının nedeni, boşandıktan sonra yoksullaşan kesimin kadınlar olmasıdır. Bu resim, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinde nerede durduğumuzla doğrudan ilgili. Eşitsizlik derinleştikçe kadınlara nafaka ödeme oranı yükseliyor çünkü kadınlar daha da yoksullaşıyor. Bu nafaka asla süresiz değildir, verme süresinin şartları vardır. Yoksulluk nafaka oranı yüzde 70, boşanma davası açan kadınların yarısının rastgele bir geliri olmadığı için nafaka ihtiyacı var. Nafaka miktarları kamuoyuna yansıtıldığı gibi değildir. Kadınların sadece yüzde 2’si 2 bin TL’nin üzerinde nafaka alırken, yüzde 66’sı 500 TL’nin altında nafaka alıyor. Bugün yoksulluk ve açlık sınırının geldiği noktayı ele alırsak kadınların aldığı nafakayı doğru yorumlayabileceğimizi düşünüyorum. Nafakanın yüzde 57,7’si hiç ödenmiyor.
“BAKAN GÖKTAŞ’I KADINLARIN TARAFINDA YER ALMAYA VE FAKİR KADINLARLA EMPATİ OLUŞTURMAYA, AMA ERKEKLERLE EMPATİ OLUŞTURMAYA DAVET EDİYORUZ”
Mevcut durum bu kadar netken, Bakan Göktaş kadınların nafakasına göz dikemez. Kadınların yoksulluğunu nasıl ortadan kaldıracağını düşünmek yerine bu cümleleri kullanamaz. Bu mağduriyetin giderilmesi konusunda samimi ise sorumluluk almalı ve kadın yoksulluğu konusunda çalışmalıdır. Her geçen gün derinleşen yoksulluğun ortadan kaldırılması için samimi politikalar üretmeli ve kadına verilen aile desteğini artırmalıdır. Buradan onu kadınların yanında olmaya, erkeklerle empati kurmak yerine fakir kadınlarla empati kurmaya davet ediyoruz. AKP iktidarına da sesleniyoruz, daha önce de söyledik, bir kez daha söylüyoruz, maddelere dokunmayın, uygulayın, kadınların hakkını gasp etmenize asla izin vermeyeceğiz. Artık kadınların kazanılmış haklarına göz dikmeyin, örgütlü mücadelemizin karşısında kimse, hiçbir parti duramaz. Bu bilinçle hakkımızı sonuna kadar savunacağız.”
